Balıkesir’de Kuva-yı Milliye Haftası’nı geride bıraktık. 15 Mayıs 1919 tarihinde, gelen bir telgrafla, Yunanlıların İzmir’i işgal ettikleri haberinin alınmasıyla, hemen ertesi gün, şehirde yaşayan her kesimden insanların katılımıyla (Dumlupınar mahallesindeki),  Okuma Yurdu’nda gerçekleştirilen ilk toplantıdan üç gün sonra, Alaca Mescit’te (mevlût örtüsü altında), sadece Müslümanların katıldıkları ikinci bir toplantı yapılır ve bu toplantıda, vatanı işgalden kurtarmak için “silahlı mücadele” kararı alınır. Bu bakımdan Balıkesir, Milli Mücadele’nin ilk günlerinden itibaren, önemli bir Kuva-yı Milliye merkezi olmuştur. Balıkesirlilerin silahlı mücadele kararları ve kurdukları muhtelif silahlı birliklerle düşmana yönelik operasyonları, 19 Mayıs’ta Samsun’a çıkan Mustafa Kemal Paşa’ya, Milli Ordu’muzun kurulmasına kadar, bir yılı aşkın, çok değerli bir zaman kazandırmıştır. Yunanlılar tarafından 20 Haziran 1920 tarihinde işgal edilen ve iki yılı aşkın bir süre düşmanın elinde kalan Balıkesir(*), Mustafa Kemal Paşa’nın, İstanbul’dan Samsun’a hareket ettiği 16 Mayıs 1919 Cuma günü, Okuma Yurdu’nda toplanarak yerel düzeyde başlattığı milli mücadeleyi, daha sonra Milli Ordu ile birleştirmiş ve Cumhuriyet’in ilanına kadar, aynı kararlılıkla ve güçle devam ettirmiştir.   BALIKESİR’E NEDEN İSTİKLAL MADALYASI VERİLMEDİ? Ancak il olarak, gerek Milli Mücadele’de ve gerekse Cumhuriyet’in kuruluş yıllarında gösterdiği yararlılıklara ve yaptığı emsalsiz katkılara rağmen, nedense Balıkesir’e bir “İstiklal Madalyası” verilmemiştir. Bunda, Balıkesir halkının madalya talebinde bulunmaması kadar, devrin devlet yöneticilerinin de ihmalinin söz konusu olduğu söylenebilir. Ne var ki, Balıkesir’e kıyasla, çok daha az katkıları olan bazı illere, hem İstiklal madalyalarının verilmesi, hem de isimlerine onore edici bazı unvanların eklenmesi karşısında, Balıkesir’in madalya hakkının savunulması zorunlu hale gelmiştir. Okuyanlar hatırlayacaklardır, 10 Haziran 2021 tarihinde, burada yayınlanan “Balıkesir ‘İstiklal Madalyası’nı Nasıl Alacak?” başlıklı ilk yazımızın sonunda şu iki paragraf yer alıyordu: “Balıkesirlilerin münferit talepleri ile ilgili olarak, enerjilerini ve imkanlarını mutlaka birbirlerine zıt yönlerde sarf etmekte olan siyasilerimiz, bari bu konuda birlikte hareket etsinler. Bu hareket, aynı zamanda Ankara’dakilerin Balıkesir’le ilgili ezberlerini bozacak ve çok daha pozitif bir Balıkesir imajının Ankara’ya hakim olmasının yolunu da açacaktır. Balıkesir, Ankara nezdinde birlik ve bütünlüklü bir tablo oluşturamadığı sürece, Balıkesirli olan bürokratların, daha üst mevkilere doğru önleri (hem Balıkesir’de ve hem de, Ankara’da ülke genelinde) ‘kapalı’ kalacak ve gençlerimizin işsizlik sorunu devam edecektir.”   2021’DE BAŞLATILAN ÇABALAR BOŞA MI GİTTİ? O günlerde, Balıkesir Türk Ocağı Başkanı Tahir Korucuoğulları’nın çabalarıyla başlatılan o girişimle ilgili olarak, maalesef, o günden bu yana, bu konuda en küçük bir gelişme olmamıştır. Parti taassupları ve kendi partileri içinde birbirleriyle çatışma halinde olan klikler nedeniyle, Balıkesir’le ilgili sorunlarda bir araya gelemeyen sözde siyasiler ve bu milletvekilleri ile İstiklal madalyası hayalini kurmak mümkün olmaz! Geçtiğimiz 16 Mayıs’ta, Alaca Mescit önünde, kendisinin, “İstiklal Madalyalı bir dedenin torunu olduğunu” belirterek yaptığı konuşmada, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, “Balıkesir’in, hakkı olan İstiklal Madalyası’nı alacağız.” dedi. Ahmet Akın’ın bu konuda son derece samimi olduğuna inanmakla birlikte, CHP’nin yanı sıra, başta AK Parti, MHP ve İYİ Parti olmak üzere, Balıkesir’de belli bir siyasi etkinliğe sahip olan partilerin önde gelen isimleri ile tüm milletvekilleri, Vali, tüm Kaymakamlar ve ilçelerin tamamının Belediye Başkanlarından oluşan, güçlü bir heyet teşkil edilemediği sürece, Ankara’da,  İstiklal Madalyası meselesinde hiçbir ilerleme sağlanamaz!   İSTİKLAL MADALYASI ALINABİLİRSE NE OLUR? Ahmet Akın’ın, İstiklal Madalyası konusunda, böyle bir birlikteliği sağlaması halinde, Balıkesir sadece madalyayı almakla kalmaz, hem Ankara’da hem de il merkezi ve ilçelerimizde çok şey değişir ve çok farklı ve yepyeni bir gelişme dönemi başlar. Açık söylemek gerekirse, rakip partiler arasındaki, akıl almayacak derecede düşük düzeyde seyreden sözde mücadeleler bir yana, aynı parti içinde bile birbirlerinin ardından kuyular kazmakta olan Balıkesir’deki sözde siyasilerde, şahsen ben böyle bütünsel bir performans bekleyemiyorum. Bilhassa Doğu ve Güneydoğu Anadolu illerindeki siyasilerin, kendi illerinin bir meselesi olduğunda, nasıl bir araya geldiklerine ve kendi hemşehrilerinin devletin üst bürokrasi kadrolarına atanmaları hususunda, birlikte gösterdikleri çabalara pek çok defa tanık olmuşluğumuz vardır. Son 40 yılı aşkın bir zamandan bu yana, devletin üst bürokrasi kadrolarında görevlendirilen Balıkesirli sayısı, bir elin parmaklarını bile geçmez; ki, onlar da o makamlara, tamamen kendi bireysel çabalarıyla gelmiş kimselerdir. Aynı şekilde, bu süre içinde, bakanlık koltuğuna oturabilen milletvekili sayımız da, sanırım 3’ü geçmiyor! Halbuki, başta Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu illeri olmak üzere, aynı kabinede birden fazla bakanı olan iller var Türkiye’de. Dahası, AK Parti’nin ilk dönemlerinde 8 ve son iki seçimde 9 milletvekili(**) çıkaran ve 1 milyon 300 bine yakın nüfusuyla, Türkiye’nin 17. büyük ili olan Balıkesir’den, tek bir tane bile bakan çıkmamıştır ve ilginç bir şekilde, bu durum kimsenin derdi değildir!   BAŞARIYA GİDEN YOL, TÜM SİYASİLERİN BİRLİK OLMALARINDAN GEÇİYOR! Görüldüğü üzere, Balıkesir halkının talebi (ve ilin ihtiyacı) olan hususlarda, başta milletvekilleri olmak üzere, Balıkesir siyasilerinin mevcut tablosu ile Ankara’da iş kotarma imkan ve ihtimali fevkalade zayıftır. O nedenle, mevcut ahvalde, kayda değer bir umudun bulunmadığı İstiklal Madalyası meselesinde, Ahmet Akın’ın, samimiyetinden hiç şüphemizin bulunmadığı söylemlerinin ve çabalarının ne sonuç vereceğini, önümüzdeki aylarda göreceğiz. Hani, olmaz ya; diyelim Ahmet Akın, yukarıda saydığımız Balıkesir’deki tüm önemli siyasileri, İstiklal Madalyası konusunda bir araya getirdi ve Ankara’ya topyekûn bir çıkarma yapılmasını sağladı! İşte o gün, Balıkesir sadece İstiklal Madalyası’nı almakla kalmayacak, o günden sonra Balıkesir’de her şey değişmeye ve Ankara’dan alması gerekli olan her şeyi alabildiği, yepyeni ve çok farklı bir dönem başlayacaktır. Takdir edersiniz ki, böyle bir işin üstesinden gelinmesi, Balıkesir ölçeğinde, fevkalade önemli bir siyasi başarı olacaktır. Peki, Balıkesirliler olarak, böylesine büyük bir siyasi başarıyı ve kariyeri Ahmet Akın’a yedirir miyiz? Elbette ki hayır! Bunu engellemek için, emin olun, Balıkesirliler olarak, şeytanın bile akıl edemeyeceği yöntemleri icat edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın! Hem de, incir çekirdeğini doldurmayacak düzeyde ayak oyunlarıyla… Halbuki, içimizden birinin ortaya koyacağı her başarı, aynı zamanda (dışarıya karşı), Balıkesir halkı olarak hepimizin ortak başarısı demektir. Ne var ki, halkın çoğunluğuna bunu anlatmak ve kabul ettirmek, kırk deveye hendek atlatmaktan çok daha zor bir iştir.   UMUDUMUZ VE TEMENNİMİZ! Umarım, Balıkesir’in ve Balıkesir halkının ortak çıkarlarının söz konusu olduğu hallerde, kişisel, siyasi ve sosyal grup çıkarlarını bir kenara koyarak, bir bütün halinde hareket edebilen aklı başında siyasetçilerimizin olacağı günler fazla uzak değildir. Kırk yılı aşkın bir zamandan bu yana, maalesef  Balıkesir, bu anlamda bir siyasi kadroya sahip olabilmiş değildir. Hasbelkader, devletin yapacağı ve/veya yapmak zorunda olduğu işleri ve yatırımları (sanki kendilerinin bir dahli ve katkıları varmış gibi) sahiplenen ucuz sirk cambazlarının elinde, Balıkesir, başta vergi ve ekonomi olmak üzere, Türkiye’ye yapmakta olduğu katkılarla kıyaslandığında, hak ettiği devlet hizmetlerinden mahrumdur. Bu nedenle, Türkiye’nin en güzel coğrafi bölgesinde, fevkalade zengin kaynaklara sahip olan Balıkesir’de halk, tüm elverişli şartlara ve imkanlara rağmen, akıl almayacak derecede “fakir” bir hayat yaşıyor! Umudumuz ve temennimiz odur ki, Balıkesir de, en azından Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun pek çok illerinde gördüğümüz türden, ilin ortak meselelerinde omuz omuza veren ve tek yürek olan siyasi kadrolara sahip olur. _________ (*) Balıkesir, 20 Haziran 1920 tarihinde uğradığı Yunan işgalinden (2 yıl 2 ay 16 gün sonra),  06 Eylül 1922 tarihinde kurtulmuştur. (**) 1983’ten bu yana yapılan Milletvekili Genel Seçimleri’nde, Balıkesir’in çıkardığı milletvekili  sayıları: 06.11.1983: 7 milletvekili 29.11.1987: 8 milletvekili 20.10.1991: 7 milletvekili 24.12.1995: 9 milletvekili 18.04.1988: 9 milletvekili 03.11.2002: 8 milletvekili 22.07.2007: 8 milletvekili 12.06.2011: 8 milletvekili 07.06.2015: 8 milletvekili 01.11.2015: 8 milletvekili 24.06.2018: 9 milletvekili 14.05.2023: 9 milletvekili